11 Mayıs 2010 Salı

Anne, karnım ağrıyoo...

20 Nisan Salı günü YEce uykusu olduğu halde bir türlü uyuyamaz... Annesini de yanından göndermez.. ve nihayett uyur... mu acaba.. uyudu mu acaba.. "Yağmuşun sesimi geliyor Melih?" .. "Yok hayatım, uyudu o".. İçi rahat etmeyen anne Yağmuşa bakmaya gider, anneyi gören YEce yattığı yerden doğrulur, "anne karnım ağrıyor, çişim geldi" der ve çişini yapar ve yatar uyur !!... Anne mutluluktan havalara uçarr :)) Baba " benim kızım akıllı ki zaten" der bilmiş bilmiş..
YEce 15 aylıkken falan, 2009 yazı yani, bezsiz gezme denemeleri yaptı ;) Tuvalet eğitimi verme, bezi atma gibi bir amacım yoktu ama hem yaz sıcaklarında bezli dolaşmasını istemediğim için, hem de en azından lazımlığa oturmasına alışması için evdeyken bezini çıkarttık, lazımlık oturumlarını başlattık. Aslında devamını getirseydik sanırım tuvalet eğitimini bitirebilecektik ancak 2 yaşına gelmeden bunu istemediğim için üzerine gitmedim. Kışın annane ve babanne nin "üşür" endişesi ile ara verdik, zaten YEce de lazımlığına oturmak istemedi... Derkeenn baharla beraber ufak tefek yeniden başladık. Yukarıda ki karnım ağrıyor macerasından 2 gün sonra sanırım anne takam geldi dedi ve kakasını yaptı. Ben tamam bu iş oluyor derken 1 haftalığına Ankara- Kızılcahamam a gittik ve YEce burda seyyar lazımlığına oturmayı reddetti bizde üstelemedik. Sanırım yazın bezi tamamen atabileceğiz.
"Bir gün Eylül'ün çişi gelmişş, annesine annecim karnım ağrıyor demiş, anneside onu lazımlığına oturtmuş, hadi kızım çişini yap demişş, Eylül de çişini yapmış, karnının ağrısı geçmişş" masalını YEce yi güldürecek şekilde anlatmak işe yaradı sanırım. O lazımlığına oturunca, zaman zaman bende klozete oturdum, ama bazı zamanlarda ise banyo da yanlız bırakmak (kontrollü yanlızlık ;) daha iyi oldu. Şimdilerde yeni hedeflerimiz seyyar oturağa ve büyük klozetine (adaptör ile) alışmak ve üşengeç anne harekete geçerse bir ödül tablosu hazırlamak...

Kuzuuu seni çookk seviyoruummm.....

9 Mayıs 2010 Pazar


YEce hayatıma girdiği andan beri anneyim ben, mümkün mü bunu sığdırmak bi güne.. Kuzumu ilk kucağıma aldığımda, bana ilk gülümsemesinde, canım annem diye sarılışında, annem geldi diye koşarak beni karşılayışlarında, yanağıma kondurduğu her öpücükte kuşlar ötüşüyor, havai fişekler patlıyor, gökkuşağı çıkıyor tam tepemde, havalara uçuyorum ben her seferinde... bitmeyecek bir heyecan, aşk bu...
Kuzum bugün elinde leylaklarla geldi, anneler günümü kutladı, ben yine havalardaydım...







3 Nisan 2010 Cumartesi

Yece ve anne

Yece ve annesi cuma akşamüstü oturmuş oyun oynayıp televizyon izlemektedirler. Annenin kucağına tırmanan Yece sendeler, anne onu tutar...
Yece: Torkma annecim..
Anne: ?? efendim kızım..
Yece: Torkma annecimm.... yanındayım.. torkma..
(Korkma annecim yanındayım :))))

27 Mart 2010 Cumartesi

YECE yeniden sahnede......

Yece: (numaradan) Hapşuu:)) annecim çümük çıktı :)))
Aslı: çok yaşa kuzu... annecim şimdi sen bana "sende gör" de kızım
Yece: gördüm annecim